Çocuklarını İsias Otel’de Kaybeden Ailelerden “Kader” Açıklaması: “Bu Binaların İnşaatına Nasıl İzin Veriyorlar, Türkiye’de Yaşayan İnsanlar Nasıl…
Haber: TAMER ARDA ERŞİN- Kamera: DURSUN ALKAYA
6 Şubat depreminde Adıyaman’daki İSİAS Otel’de sporcu çocuklarını kaybeden KKTC’li aileler adalet arayışını sürdürüyor. Kızı Serin İpekçioğlu’nu kaybeden Pervin Aksoy İpekçioğlu, otelin yıkılmasının mümkün olmadığını vurgulayarak, “Bu binaların inşaatına nasıl izin alıp yaptırıyorlar? Türkiye ve Türkiye’de yaşayanlar” dedi. Bunu sorgulamak lazım. Çünkü en büyük sorun bu, sorgulamayan bir halk.” “Var. Hepsi bu kadar olabilir mi?” diye sordu. Kızı Selin Karakaya’yı kaybeden anne Ruşen Yücesoylu Karakaya, otelin bilirkişi raporuna dikkat çekerek, “Depremin sonucunu telefonla öğrendik.” Karakaya, bilirkişi raporundaki eksiklikleri okurken neler hissettiklerini şöyle anlattı: “O raporu okudukça okuduğumuz her cümlede zaten bildiğimiz bir gerçek kanıtlandı. Okudukça öfkemiz, adalet arzumuz arttı. Rapor zaten bildiğimiz bir gerçeği ortaya çıkardı, bu sorumluların, bu katillerin cezalandırılması gerekiyor.” “Bu gerekli” diye açıkladı.
Kahramanmaraş merkezli 6 Şubat depreminde Adıyaman’daki İSİAS Otel’de 35 KKTC’li öğrenci hayatını kaybetti. Aileler, ölen çocuklarının unutulmaması ve adalet için çabalamak için Şampiyon Melekler Yaşatma Derneği’ni kurarak harekete geçti. CHP Genel Başkanı Özgür Özel de KKTC temasları sırasında derneği ziyaret etti. Özel’in ziyaretinde ANKA’ya konuşan aileler, adalet taleplerini anlattı.
Depremde çocuğuyla birlikte otelde bulunan ve kızı Serin İpekçioğlu’nu kaybeden Pervin Aksoy İpekçioğlu, dava dosyasında yer alan binaya ilişkin bilirkişi raporuna dikkat çekerek, “Birçok yetkili makamdan geçmesine rağmen inceleme yaptılar. İmza açısından her aşamayı atlamışlar. 4 yıldızlı otele çevirmişler. Halka açık. Ben de binadan sağ kurtulanlardan biriyim. Ben bizzat yaşadım ve o binanın 10 saniyede nasıl çöküp kum yığınına dönüştüğünü gözlerimle gördüm” dedi.
“KİMSE BİZİMLE İLGİLENMEDİ”
İpekçioğlu, bilirkişi raporunda ihmal tespit edildiğini belirterek, binanın nasıl çöktüğünü şöyle anlattı:
“Arkamı döndüğümde bina öne doğru çöktü. Çünkü sütun kısmı zaten öndeydi. Bu nedenle bina öne doğru düştüğü için bir boşluk bulup ikinci kattan dışarı çıktım. Gruptan bir arkadaşımla daha karşılaştım, üzerine bina çökmüştü. 3. kattaydı. Pazartesi günü Kıbrıs’a ilk yardım ekibi geldi. Nereden geldi. Pazartesi sabahı saat 11 civarında belediyeden biri yanımıza geldi. Yaralandım, kafam ve tırnaklarım ezildi. , ellerim yaralandı. 11 gibi bizi hastaneye götürdüler. Hastanenin girişi de yıkıldı. Hastaneye giderken ‘Merak etmeyin orada kriz masası var, alacaklar’ dediler. Tedavinize çok iyi bakın. ‘Olacak’ diyerek götürdüler bizi. Ama ortam inanılmazdı. Herkes inanın binlerce kişi oradaydı. Zaten bizi çok uzak bir yere bıraktılar, gitmek mümkün değildi. Acil servise girdiğimizde her yerde yaralılar vardı. Yerde bağırıp çağıran insanlar vardı. Cesetler. Çok fazla. Hastanenin girişinin de yıkılması korkunçtu. Biz orada hiçbir şey yapmadık, sadece çocuklarımız orada mı diye baktık. Yardımsever bir vatandaş bizi bıraktı. Çünkü dönecek kimseyi bulamadık. Polise ve askere gittik. Kimse bizimle ilgilenmedi.”
“SORGULAMAYAN BİR İNSAN VAR”
Türkiye’de adaletin doğru işlemediğini vurgulayan İpekçioğlu, “Bu deprem olaylarının sorumlularının ağır cezalar almasını ve bundan sonra böyle bir bina yapmaya cesaret edemeyecek bir karar vermelerini gerçekten istiyoruz.” İpekçioğlu şunları ekledi:
“Bu kader değil. Türkiye’nin kaderi olamaz. Kesinlikle bizim kaderimiz değil. Yaşadığımız topraklar değil. Çünkü oraya sadece 5 gün gittik. Bir ülkeye, 4 yıldızlı bir otele gittiğinizi düşünün. şehrin göbeğinde, başınızın üstüne düşüyor. nasıl bir durum bu? kahramanlık mı bu? nasıl bir cüretkarlık yapıyorlar böyle bir binayı yapmaya? tüm yetkililerin, tüm bürokratik kademelerdeki herkesin sorumluluğu var. Bu binaların yapımına ne şekilde izin veriliyor ve yaptırılıyor? Türkiye’nin ve Türkiye’de yaşayanların bunu sorgulaması gerekiyor. Çünkü en büyük sorun bu, sorgulamayanlar var. . Hepsi bu olabilir mi?”
Dernek Başkanı Ruşen Yücesoylu Karakaya da kızı Selin Karakaya’yı depremde kaybetti. Çocuklarını spor müsabakası için Türkiye’ye gönderdiklerini ancak 10 saniyede bir bina çökünce hepsini kaybettiklerini söyleyen Karakaya, binanın yıkılmasına ilişkin açılan davada “katillerin cezalandırılmasını sağlayacaklarını” ifade etti. bina.
“KATİLLER CEZALANDIRILMALI”
Karakaya, çocuğunun hayatını kaybettiğini söyledi; “Depremin sonucunu telefonla öğrendik” diye konuştu. Bilirkişi raporundaki eksiklikleri okurken ne hissettikleri sorulduğunda Karakaya, “O raporu okudukça zaten bildiğimiz bir gerçek, okuduğumuz her cümlede kanıtlandı. Okudukça öfkemiz, adalet arzumuz arttı. Bu, Rapor zaten bildiğimiz bir gerçeği ortaya çıkardı. Sorumlular, “Katiller cezalandırılmalı” yanıtını verdi.